Berkel, Türkiye’de elektrikli otomobil pazarının gelişimine, mevcut durumuna ve markanın hedeflerine ilişkin açıklamalarda bulundu.
IONIQ 5 ile başlayan yüzde 100 elektrikli model atağına bu yıl IONIQ 6 ile devam ettiklerini belirten Berkel, Türkiye’de satışa sunmaya başladıkları araç ile elektrikli model satışlarında daha iddialı bir konuma geleceklerini ve bu modele ek olarak kasım ayında da Kona Elektrik’in satışına başlayacaklarını dile getirdi.
Böylelikle IONIQ 6 ve yeni Kona Elektrik ile birlikte Türkiye’de satışa sundukları modeller arasındaki elektrifikasyon oranının artacağına dikkati çeken Berkel, “Bu oran, yıllar içerisinde satışa sunacağımız farklı elektrikli modeller ile birlikte artış gösterecek ve elektrifikasyondaki iddiamızı da iki katına çıkarmış olacağız. Önümüzdeki yıl ise IONIQ 7 ile birlikte elektrifikasyonda farklı bir noktaya ulaşacağız.” şeklinde konuştu.
Hyundai grubunun elektrikli araç üretim hedefini 2030 yılına kadar 3,5 milyon adet olarak belirlediğini aktaran Berkel, 10 yıl içinde dünyanın ilk 3 elektrikli otomobil üreticisinden biri olmayı planladıklarını söyledi.
Berkel, “Aslında bakıldığı zaman, marka olarak toplam satılan ürün içinde elektrikli araçlar iyi bir paya sahip ve bu her geçen gün de artacak. Elektrikli otomobil portföyümüz şu an için yüzde 30 civarında ve hibrit modellerimizle bu oran yüzde 40’lara çıkıyor. Markamızın global hedefine paralel olarak biz de Türkiye’de elektrikli araç satışında öncü markalardan biri olmak istiyoruz.” dedi.
“Rekor üstüne rekor kırılan bir yıl geçiriyoruz”
Murat Berkel, Türkiye otomotiv pazarındaki son gelişmelere de değindi. Otomotiv sektörünün 2023’te tüm zamanların en iyi dönemini yaşadığını belirten Berkel, şöyle devam etti:
“Rekor üstüne rekor kırılan bir yıl geçiriyoruz. Yılın ilk yarısında aşırı talep sebebiyle tüketiciler araç bulmakta zorlandı ve hatta ikinci el piyasasında da satışlar beklenenin çok üstünde gerçekleşti. İlk yarıda gerçekleşen bu talebe karşılık son günlerde yaşanan kredilere erişimdeki zorluk ve aynı zamanda döviz bazlı fiyatların artması, tüketicileri daha erişilebilir araçlara yöneltti. Bu noktada üst segment araçlarda bulunurluk daha kolayken, B ve C segmentindeki araçlara olan talebin yüksek olduğunu ve araç bulunurluğunun halen yeterli seviyelerde olmadığını söyleyebiliriz.”
Son 3 yıldır sektörü zorlayan çip sıkıntısının yavaş yavaş sona ermesinin de gelecek dönemde araç bulunabilirliğini pozitif anlamda etkileyeceğine dikkat çeken Berkel, “Hyundai Assan olarak tüm Türkiye’deki yetkili satıcılarımız, arz talep dengesinin yeterli olmadığı zamanlarda da müşterilerimizle sürekli iletişim halindeydi ve daha önceden olduğu gibi müşterilerimizin taleplerini zamanında ve en iyi şekilde karşılamaya çalışıyoruz.” diye konuştu.
“2023 yılını hedeflerimiz doğrultusunda kapatacağız”
Hyundai olarak 2023 yılını hedefleri doğrultusunda kapatmayı planladıklarını anlatan Berkel, “Özellikle, bu yıl yerli araçlarımızın satış oranı yüzde 70’e yakın ve satış adetlerimizi artırmada önemli bir rol oynadı. Buna ilave olarak Tucson modelimizle de özellikle C-SUV segmentindeki müşterilerimizden gelen talepleri karşılamaya çalıştık. “ dedi.
Berkel, gelecek yıl da 6 yeni modeli satışa sunarak hem pazar payını hem de satışları artırmayı hedeflediklerini vurgulayarak, özellikle yeni gelecek hibrit ve tamamen elektrikli modellerin, yerli üretim araçlarla oldukça iyi bir sinerji yaratarak markanın hem imajına hem de pazar payına katkıda bulunacağını, elektrikli otomobil denilince akıllara gelen ilk markalardan biri olmayı istediklerini dile getirdi.
“1 milyonunu aşkın araç satılacağını öngörüyoruz”
Türkiye otomotiv pazarına ilişkin yıl sonu tahminini paylaşan Berkel, şunları kaydetti:
“Otomotiv sektörünün ilk 8 aylık satış adetlerine baktığımızda 2023 yılında yeni bir rekorun kırılacağını görüyoruz. Kalan aylarda piyasalarda önemli bir değişiklik olmazsa 1 milyonun üzerinde araç satılacağını öngörüyoruz. Tahminlerimizi etkileyen en önemli faktörlerin başında şüphesiz tüketicilerin krediye ulaşmaları ve piyasaların genel gidişatı geliyor. Özellikle kurlarda yaşanan beklenmedik artışlar, birçok sektörde olduğu gibi araç fiyatlarının da artmasına sebep oluyor. Bu gibi yaşanan beklenmedik değişiklikler, pazarın seyrini ve hedeflerimizi önemli şekilde etkiliyor.”
Berkel, parasal sıkılaşma ve taşıt kredi faiz oranları nedeniyle gelecek yılın başından itibaren piyasada bir yavaşlama beklediklerini ve 2024’te pazarın 750-800 bin civarında kapanabileceğini dile getirdi.
“Birçok marka kampanyalara geçen ay başladı”
Murat Berkel, ayrıca otomotivde indirim ve takas kampanyalarının başladığını belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:
“Birçok marka indirim ve takas kampanyalarına geçen ay başladı. Bence bunun devam edip etmeyeceği arz talep dengesiyle alakalı. Arz, talebi fazlasıyla karşılamaya başladığında ve markaların elinde stoklar yavaş yavaş çoğaldığında bunları satabilmek için birtakım kampanya yapacaklarını düşünüyorum. Biz de Tucson modelimizde bir kampanya yaptık ve önümüzdeki ay da farklı kampanyalar yapabiliriz.”